Garaj Hikayeler’de bu sayıda, Garaj’da tanışmış müzisyenlerden oluşan ve ilk performanslarıyla Roxy Müzik Yarışması’nda ikinciliği kapmış olan alternatif rock grubu Silüet var. Silüet üyeleriyle, tanışma hikayelerinden evde kendi albümlerini kaydetmeye kadar giden yolda yaşadıklarını konuştuk. Yakın gelecekte, konserlerinde dinleyicilerinin yerlerinde zıplamadan duramayacakları bu grubu sizinle tanıştırmaktan çok memnunuz. Keyifli okumalar!
Garaj: Gruptaki görevlerinizi ve grubun kuruluş hikayesini bize biraz anlatır mısınız?
Caner (Gitar-Vokal-Prodüksiyon): Biz Garaj’da 'tamamlanmış' bir grubuz. Ben grupta vokal yapmaya çalışıyorum, gitar çalmaya çalışıyorum ve prodüksiyonla uğraşıyorum. 2020'de liseden tanıştığımız Ahmet ile grubu kurduk ve 'Senin Olmak' adlı single'ı yayınladık. Aynı sırada ilk albümümüzü yapmaya karar verdik. Aslında bu tarihten beri üretim modundayız, başlarda prodüktörümüz sevgili Çağan Tunalı ile çalışıyorduk, fakat artık büyük bir prodüksiyonu karşılayamayacağımızı fark edip evimizde indie kafasında devam etmeye karar verdik. Zaten Çağan abi ile çalışırken ondan birçok şey kapmıştık.
Bir süre sonra artık hadi konserlere başlayım dedik ve performans hedefiyle gruba üye ilanları vermeye başladık. Bir sürü kişiyle görüştük ama Aslı ve Batuhan bulabileceğimiz en iyi takım arkadaşlarıymış meğersem. Onlarla buluştuktan sonra şansımız kapandı ve aradığımız hiç bir farklı enstrümanistle anlaşamadık.
Batuhan (Gitar): Garaj’ı kuzenimden duymuştum ve 14-15 yaşlarımdan beri grup ilanlarına bakıyordum. Aslı ile beraber çalmaya başlamıştık. Caner'in ilanını gördük, biraz dinledik ve müzik hoşumuza gitti. Gitar ve davul olarak gruba eklendik.
Aslı (Davul): Batuhan’la gitar kursundan tanışıyoruz. Benim davulcu olma hikayem şöyle; o zamanlar Freezone’a katılmak istedim bir grup kuralım dedik. Davulcu yoktu ben de davula başladım. O zamandan beri birlikte çalıyoruz. Gruba eklendikten sonra biraz prova takıldık sonra albüm kayıtlarına girdik. Uyum sağladıktan sonra da ikimiz kendimizden bir şeyler katmaya başladık.
Garaj: Neler dinlersiniz peki, grubun bu soundu nasıl ortaya çıkıyor?
Batuhan: Müzik zevkimiz oldukça farklı. Ben biraz daha “old school” takılıyorum, genellikle grunge ve metal dinlerim, Alice in Chains, Nirvana, Pantera gibi. Yazdığım sololar genellikle Pantera veya Guns N' Roses’dan ilham almıştır.
Aslı: Ben daha çok progressive rock dinliyorum. Dinlediklerimiz kendi partisyonlarımızı etkiliyor. Rush, Tool dinlerim ve bazen sadece dinlemesi bile aklıma yeni fikirler getiriyor.
Caner: Ben da daha çok alternatif rock dinliyorum. Ahmet daha çok elektronik müzik dinliyor. Ama grup olarak ana akım grupların birçoğunu seviyoruz ve bu tür müziği süzerek dinleyicilere hitap eden şarkılar üzerinde çalışıyoruz.
Garaj: Alternatif rock çok geniş, bir kaç isim alalım?
Caner: Alternatif rock türü tabi geniş ve çeşitli grupları içeriyor. Ben özellikle çok karanlıkta kalan, kimsenin dinlemediği grupları keşfetmeyi ve dinlemeyi seviyorum. Mesela Nothing but Thieves, Royal Blood ve Highly Suspect gibi gruplar var ki bunlar bile nispeten bilinenleri. Bilinmeyenlerden bahsedecek olursak The Miami Flu, Tigercub, No Clear Mind. Bu gruplar, alternatif rock türünü çeşitli yollarla yorumlayarak dinleyicilere farklı deneyimler sunuyorlar.
Biz de hem kaliteyi yüksek tutup kendi özünden ödün vermeyen, hem de piyasanın sevebileceği bir müzik üretmek istiyoruz. Başka türlü var olmanın yolu yok zaten.
Garaj: Peki, bu dediğinizi iyi yapan gruplardan kimler var Türkiye’de?
Batuhan: Aklıma ilk Duman geliyor.
Aslı: Manga, Şebnem Ferah ve Hayko gibi isimler var. Aslında bir yere gelmiş ve çok dinlenenlerin hepsi aynı, kalitelerinden ödün vermeden dinlenebilecek şeyler üretiyorlar.
Caner: Türkiye'de 2010 sonrası dönemde güzel bir dalga yakalandı, avrupadaki alternatif akımın ülkemize yansıması biraz geç oldu fakat bu tarzı başarıyla temsil eden birçok grup ortaya çıktı. Mesela Son Feci Bisiklet, Dolu Kadehi Ters Tut en bilinen örnekler.
Garaj: Pekiyi sizde besteler kimin?
Caner: Zaten grubu kurduğumuzda iki kişi olduğumuz için şu ana kadar şarkıların bestelerini genellikle ben yaptım. Ancak grup olarak birlikte çalışma isteğimiz var ve artık şarkıları birlikte geliştiriyoruz. Birbirimize ses kayıtları atıyoruz, üzerlerine çalışarak birlikte geliştiriyoruz.
Garaj: Roxy yarışmasına nasıl girdiniz?
Aslı: Ben girelim dedim 🙂. Sonuç beklemiyorduk, biraz umutlarımız kırık ülkeye karşı ama zaten şarkımız vardı, girelim dedik. Finale kaldığımızda daha önce grup olarak hiç sahneye çıkmamıştık. Bir tane basçıyla konuşuyorduk ona sorduk. 2-3 prova alıp sahneye çıktık. Dünyanın en iyi performansı değildi.
Caner: Bize göre performansımız çok iyi değildi ama millet sahnede çok coştu, çok enerjiktik ve eğlendik. Ben bir ara Ahmet’e çarptım filan. Sonra ikinci olduğumuzu öğrendik. Biraz şaşırdık çünkü küfürlü bir şarkı. Beklemiyorduk. Acaba küfür olmasaydı birinci olur muyduk diye düşünmedik değil ama ikincilikten memnunuz.
Aslı: Biz şarkı yapıyoruz, insanlar bizi dinler mi bilmiyorduk. Bu onun güzel bir sağlaması oldu. Roxy organizasyonu genel olarak çok iyiydi, katıldığımız ve orada olduğumuz için çok mutluyuz.
Caner: Evet Roxy’den razıyız. Özellikle yeni grupların Roxy’de olmasını isteriz, mutlaka girsinler isteriz, buradan böyle bir mesaj verelim.
Garaj: Albüme dönelim, hikayesini biraz anlatır mısınız?
Caner: Çağan Tunalı ile ve 5 şarkı kaydetmiştik. Ancak bu süreçte müzik yapmanın maliyeti artmaya başladı ve zorluklarla karşılaştık. Bu yüzden evde kayıt yapmaya karar verdik. Evde kayıt yapmak zor bir süreç, ancak elimizden geldiğince çözmeye çalışıyoruz. Ben baya prodüksiyon kitapları filan aldım, ders gibi çalışıyorum. Kredi çektik, stüdyo ekipmanları aldık.
Garaj: Oo kredi filan diyorsunuz, mevcut setup nasıl?
Caner: Bir tane oyun bilgisayarım var 3 sene önce aldığım. Sağolsun oyun bilgisayarı olduğu için bütün müzik programlarını sorunsuz çalıştırıyor. SSL 12 ses kartı hem yeni başlayanlar için, hem de profesyonel seviyede üst kalitede ses sunuyor. Stüdyo monitörü olarak Kali V2 aldım gayet memnunum. 100 bin liralık monitör de alsam fark etmiyor çünkü odanın akustiği sesi etkilediği için bir çözümü yok.
Onun için kulaklıklarla çözmeye çalışıyorum. Bir tane Beyerdynamic DT 770 Pro var. Onun tizleri biraz fazla. Bir tane de Presonus HD7 var o da biraz fazla bas. İkisinin arasını bulmaya çalışıyorum. Bir de bu kulağımdaki Sony WH-1000XM5 var, çok iyi bir dinleme kulaklığı. Bunu da kredi çekip aldım. Hepsinden tek tek dinliyorum. Yazılım olarak Studio One kullanıyorum.
Garaj: Albüm ne zaman piyasaya çıkıyor? Albüm sonrası neler planlıyorsunuz?
Caner ve Aslı: Albüm %85 tamamlanmış durumda ve Aralık gibi yayınlanacak. Daha önce yayınladığımız singleler ile birlikte toplam 15 şarkılık bir albüm olacak. Yakın zamanda birkaç single daha yayınlayacağız. Ama sonuçta albümün bir ağırlığı var ve tüm şarkılarımızı albümde toplayacağız. Canlı performansı iyi olan bir grup olmak ve bol bol konser vermek istiyoruz. Çok prova yapmamız gerekiyor. Konsere gelenlere bilet paralarının karşılığını vermek isteriz. En iyi performansı sunmak için çalışıyoruz.
Garaj: Bu satırları okuyanlar sizi nasıl takip etsinler?
Caner: Bizi Instagram’da takip edebilirler. Orada Spotify, YouTube vb tüm linkler bulunuyor. Şu an basçı arayışındayız ve bir de kadın back vokal eklemeyi planlıyoruz.
Garaj: Size başarılar diliyoruz ve albümü heyecanla bekliyoruz!